24 Aralık 2014 Çarşamba

Teknolojinin Feminizme Katkısı




 


Biz kadınların eğitim, başarı ve kariyerlerinin artışına, evin dışındaki dünyada söz sahibi birey olmalarına en büyük katkıyı teknolojinin gelişmesinin yaptığını düşünüyorum.
Son 50 yılda teknolojinin çok hızlı gelişimi ile kadınların ev işleri açısından hayatı inanılmaz bir şekilde kolaylaştı ve ev işleri için uğraşıp didindikleri saatlerden tasarruf ettiler. Bu tasarruf ettikleri zamanı önce dış dünyayı keşfetmek için ve tecrübe kazandıkça söz sahibi olup yönetmek için kullanır oldular.
Elli yıl öncesinde kitap okuma, eğitim alabilme, gelir getiren vasıflı bir işte çalışabilme, müzik dinleme, bir müzik aleti çalabilme, giyinip süslenme, tiyatroya sinemaya gidebilme, seyahat edebilme gibi o yıllarda lüks sayılabilecek davranışlar, sadece varlıklı aile mensubu ve evlerinde bu işleri yapan çalışanları olan az sayıda kadının sahip olduğu ayrıcalıklardı.
Çok uzak değil 60 'lı yıllarda kadınlar yemeklerini kırsalda kuzinede veya ocakta, kentte ise önce talisman marka gaz yağı kullanılan ocaklarda daha sonra tüpgaz dolum tesislerinin kurulmasıyla üç gözlü ocaklarda pişiriyorlardı. Bu süreci yaşayan annem, talisman ocağı nasıl kullandığı ile ilgili anılarını anlatır bize. Yüzyıllar boyunca kadınlar çamaşırlarını elde yıkadılar, büyük çamaşırları yıkamak için tokaç kullandılar.
Sanırım 70'li yıllardı, önce komşumuz Emine hanım teyzeler merdaneli çamaşır makinesi aldılar. Annemle beraber sanki uzay filmi seyreder gibi seyretmiştik çamaşırın ne kadar kolay yıkandığını. Özellikle sıkma aparatı çok ilginç gelmişti. Dört çocuk annesi anneciğimin, dağlar gibi ailemizin çamaşırına ilave olarak öğrenci olan dayımların getirdiği çamaşırları da yıkamaktan feleği şaşmıştı. Bizi uyuttuktan sonra gece saat üçe kadar çamaşır yıkardı canım annem. Babam anneme en kısa sürede merdaneli çamaşır makinesini aldığında anneciğim çok çok çok mutlu olmuştu, çünkü artık çamaşır yıkarken daha az yoruluyor ve uykusuz kalmıyordu.
Kendi evim olduğunda ise tam otomatik çamaşır makinesi yeni çıkmıştı ve bugüne göre çok pahalıydı galiba. Bir yıl taksit ödeyerek almıştık.
Bana göre kadınların hayatını kolaylaştıran en muhteşem makine kesinlikle TAM OTOMATİK ÇAMAŞIR MAKİNESİ. İş gücü ve zaman tasarrufu açısından çağ atladık resmen.

                                            *     *     *     *     *
70'li yıllarda ve öncesinde ev temizliği de ne zordu. Yerler tahta döşemeydi, temizlemek ve beyazlatmak saatler alırdı. Sonra marley döşeme moda oldu ve temizlik çok kolaylaştı. Halıların temizliğinde önce ot süpürge kullanılıyordu sonra elektriksiz gırgır denilen bir alet çıktı, hatırlıyorum da halıların üzerindeki kırıntıları iyi temizlerdi. Elektrik süpürgesinin çıkması da  zaman tasarrufu ve ortalığın toz duman olmaması açısından önemliydi.
Ya ütüye ne demeli, önceleri kömürlü ütü kullanılıyordu. Elektrikli ütü ve buharlı ütü, pres ütü. Sonra bulaşık makinası, blender, mutfak robotu, mikrodalga fırın sonra ankastre olanı, hepa filtreli elektrik süpürgesi, ekmek makinası vs.
Ben ütü konusunda hala yeterli bir düzeye gelinmediğini, teknoloji ile uğraşanların bu konuya henüz yeterince kafa yormadıklarını düşünüyorum. Şöyle bir dolap olacak, içine giysiler askı ile koyulacak ve programı ayarlayıp tuşa basınca işlem tamam olacak. Ey mühendisler, endüsriyel tasarımcılar, lütfen biraz daha bu konuya katkı sağlayın.......

                                            *     *     *     *     *
Ev işlerinin teknoloji sayesinde işgücü ve zaman tasarrufu ile kolaylaşması erkeklerin de ev işlerini yapabilmelerini kolaylaştırdı ve evin dışında yoğun bir tempo ile çalışan eşleri ile gönüllü...! olarak iş bölümü yapmalarını sağladı.
Kadınların ev işlerini daha kolay yapmaları ve eşlerinin ev işlerine katkısının olması, kariyerlerinin giderek artmasına ve iş dünyasında, bürokraside, üniversitede daha iddialı olmalarına katkıda bulunmuştur kuşkusuz.

                                            *     *     *     *     *
Teknoloji,  ev işlerini kolaylaştırmanın yanı sıra  ücra bir yerde yaşayan kadınların dahi önce radyo sayesinde haberler, müzik programları, radyo tiyatroları, yarışma programları ile eğlenerek bilgi ve kültürlerini artırmalarına katkıda bulundu. Daha sonra televizyonun hayatımıza girmesiyle kendi çevremizin dışındaki diğer dünyayı ve kadınları gözlemleme fırsatı bulduk. Gazete ve dergiler (mecmua), ev telefonları ardından cep telefonları. 2000'li yılların gelmesiyle hızlı bir şekilde hayatımıza giren bilgisayar, internet ve sosyal medya...... Daha çok ve daha hızlı haberleşmek, bilgilenmek ve sanal dünyanın gerisinde kalmamak için artık herkesin kullanmak zorunda olduğu araçlar.
50'li yaşların üzerinde olanlar bilgisayar teknolojisine uyum sağlamakta zorlansalar bile interneti kullanan, e-posta, facebook, twitter'ı olan pek çok 60 yaş üstü insan var........

                                            *     *     *     *     *
Son elli yıl, teknolojik buluşlar açısından baş döndürücü bir şekilde yoğundu ve muhteşemdi. Kadınlar bu sayede rutin yaşam gereklerinin ötesinde kendilerini geliştirme, evin dışındaki dünyada erkeklerle birlikte yol alma ve başarma konusunda 50 yıl öncesinden yüzyıllar öncesine yaşayan hemcinslerine göre  çok hızlı yol aldılar.
Teknolojinin kazandırdığı iş gücü ve zaman tasarrufu sayesinde okuyan, çalışan, kariyer yapan, daha çok bilgi, daha çok görgü, daha çok fikir sahibi, hayatın her alanına yetişmeye çalışırken kadın olduğunu unutmayan, bakımlı ve güzel olmayı da ihmal etmeyen bu yeni ve güçlü kadınların; önümüzdeki onyıllarda ve yüzyıllarda bakış açısı,  şefkati, zekası ve becerisi ile dünyada savaşlara son vereceği, dünyayı barış içinde  yaşanabilecek bir yer haline getireceği umudunu taşıyorum.............


2 yorum:

  1. İnanılmaz bir bakış açısı yakalamışsınız. Haklılık payınız yok değil. Hem teknoloji hemde kadın hakları ile ilgili gönüllülerin yaptığı başarılı girişimler: kadınlara bu erkek dünyada var olduklarını ifade etme olanağı sağladı evet ama yeterli değil. Bence yakın gelecekte kadınlar, angarya işleri erkeklere yıkıp bu dünyayı ele geçirecek.

    Son söylediğinize katılmıyorum maalesef çünkü kadın demek barış demek değil. Yani büyük bir yanılgı var katil, savaşçı, yabani olan erkek bunların tam tersi kadındır diye. Evet ereklerin kadınlara göre az gelişmiş olduğunu kabul edebilirim tam bu noktada düşünülmelidir ki "her erkeği cinayete, savaşa, saldırganlığa gönderen bir kadın vardır. İster annesi deyin, ister eşi, ister nenesi. Çünkü bana göre kadın isterse erkeği kontrol edebilir. Bu her kadın her istediği erkeği kontrol edebilir anlamına gelmemektedir doğal olarak.

    YanıtlaSil
  2. Teşekkürler yorumunuz için İlk İnsan.
    İkinci paragrafta yazdıklarınıza gelince; zaten sosyal bilimlerde hiç bir şey % 100 doğru olacak diye bekleyemeyiz. Sizin yazdıklarınızın da doğru olduğu topluluklar, yöreler olabilir. Ancak benim sözünü ettiğim"okuyan, çalışan, kariyer yapan, daha çok bilgi, daha çok görgü, daha çok fikir sahibi, hayatın her alanına yetişmeye çalışırken kadın olduğunu unutmayan" kadınların bunu başaracakları umudu...........

    YanıtlaSil

.